Son yıllarda sektörde gündemde olan önemli bir konu var: Süt fiyatları! Ulusal Süt Konseyi'nin tavsiye ettiği 14 lira 65 kuruşluk çiğ süt fiyatı, üreticiler için adeta bir can pazarlığı. Mevcut ekonomik şartlar ve enflasyon göz önüne alındığında bu fiyatın ne kadar yetersiz olduğu aşikâr.
Girdi maliyetlerinin fırladığı bir ortamda, üreticilerimiz sadece var olmak için mücadele ediyor. Artan yem, mazot, elektrik ve işçilik masrafları karşısında, 14 lira 65 kuruşluk fiyat, neredeyse tüm maliyetleri karşılamaya bile yetmiyor. Kar payı ise yok denecek kadar az. Bu durum, süt üreticilerimizi adeta çıkmaz sokağa sürüklüyor.
Süt Anneleri Birer Birer Kayboluyor
Yetersiz fiyatlar, sütçülüğün belkemiğini oluşturan süt annelerini de yok ediyor. Birer birer işletmelerini kapatmak zorunda kalan üreticilerimiz, hayvancılıktan el çekiyor. Bu durum, sadece üreticilerimizi değil, ülke hayvancılığını da tehdit ediyor. Süt üretiminde yaşanacak bir gerileme, sofralarımıza da yansıyacak ve süt ürünlerine erişimde sıkıntılar yaşayacağız.
Unutmayalım, Süt Üreticisi Olmadan Süt Üretimi Mümkün Değil!
Hem süt üretiminin hem de hayvancılığın devam etmesi için üreticilerimizin para kazanması ve geçimlerini sağlayabilmesi gerekiyor. 14 lira 65 kuruşluk fiyat, bu konuda kesinlikle yeterli değil. Tarım ve Orman Bakanlığının, üreticilerimizin sesini duyması ve acil bir çözüm üretmesi gerekiyor.
Sadece Fiyat Değil, Destek de Yetersiz!
Süt üreticilerine verilen 50 kuruşluk prim desteği ise bir alaydan öte bir şey değil. Bu miktar, girdi maliyetlerinin yanında devede kulaktır. Üretilen çiğ sütün çay kadar mı değeri yoktur? Çaya yapılan zam varda çiğ süt prim desteğine neden güncelleme yoktur! Süt desteklerinin enflasyon rakamları üzerinden güncellenmesi ve üreticilerimize gerçek bir destek sağlanması üretim ve sağlıklı nesillerin yetişmesi için şarttır.
Haydi, Hep Birlikte Sesimizi Yükseltelim!
Süt üreticilerimiz, bu zorlu süreçte yalnız değildir. Bizler, tüketiciler olarak da onlara destek olmalıyız. Üreticilerimizden aldığımız süt ürünlerinin değerini bilmeli ve onları zor durumda bırakmamalıyız.
Unutmayalım, süt anneleri olmadan sofralarımıza süt ve süt ürünleri gelmez. Haydi, hep birlikte sesimizi yükseltelim ve yetkililerden üreticilerimiz için acil bir çözüm talep edelim. Hayvancılığımızın ve süt üretiminin devamı ve gelecek nesillerimiz olan çocuklarımız için bu bir mecburiyettir!
Yoksa son bekçilerimiz olan üreticilerde olmayacak!