Tarım

Etin Kasap ve Market Fiyatları Neden Farklı?

Son dönemde temel gıda maddelerindeki fiyat artışları gündemden düşmezken, Türkiye Kasaplar Besiciler Et ve Et Ürünleri Federasyonu Başkanı Osman Yardımcı, en az zam gelen temel gıda maddesinin et olduğunu ifade etti. Yardımcı, "Son 7-8 aydır ete zam gelmezken, hayvancılıkla ilgili diğer maliyetler, özellikle yem fiyatları sürekli yükseliyor" diyerek sektörün içinde bulunduğu duruma dikkat çekti.

Abone Ol

Kasaplar ve Marketler Arasındaki Fiyat Farkı

Devletin ithal eti zincir marketlere daha uygun fiyatlarla sunduğunu, ancak kasap esnafının bu etleri satmasının yasak olduğunu belirten Yardımcı, "Marketlerde ithal et satışı serbestken kasaplarda satışı yasak. Aynı ürünü biz de uygun fiyata satabilmeliyiz, devlet kasapları da desteklemeli" dedi. Ayrıca, bazı gıda ürünlerine yüksek cezalar uygulanırken, marketlerin benzer ürünleri satmasının serbest olmasıyla ilgili adaletsizliğe de dikkat çekti.

Türkiye'de Et Tüketimi Düşük

Avrupa ve ABD'ye kıyasla Türkiye’de et tüketiminin oldukça düşük olduğunu ifade eden Yardımcı, "Kişi başı yıllık et tüketimi Türkiye’de 16 kilogram civarında. ABD’de bu oran 110, Avrupa’da ise 88 kilogram. Halkımızın alım gücü yetersiz olduğu için et tüketimi düşük seviyelerde kalıyor" dedi.

Üreticinin Maliyet Sorunu

ATB Meclis Üyesi Ata Sönmez ise üreticilerin yaşadığı maliyet sıkıntısına dikkat çekerek, "1 kilogram etin üreticiye maliyeti 350 TL’yi buluyor. Eğer bu fiyata kesim yapılırsa, besicilik sürdürülebilir olmaktan çıkar. Oysa süt ve et birbirine bağlı sektörlerdir. Eğer süt fiyatları üreticiyi kurtarmazsa, et üretimi de olumsuz etkilenir" açıklamasında bulundu.

İthal Etin Uzun Vadeli Etkileri

Sönmez, ithal et politikasının yerli üretimi olumsuz etkilediğini belirterek, "Geçmişte de ithal et getirildi ve marketlerde çok düşük fiyatlarla satıldı. Ancak bu durum yerli üreticiyi zor durumda bıraktı. Maliyeti 350 TL olan bir ürünün 400 TL’ye satılması mümkün değilse, bu sektörde sürdürülebilirlik tehlikeye girer" dedi.

Et Fiyatlarında Artış Beklenmiyor

Mevcut ekonomik koşullar göz önünde bulundurulduğunda et fiyatlarında büyük bir artış beklenmediğini ifade eden Sönmez, "Enflasyonla mücadele devam ettiği sürece et fiyatlarının kontrol altında tutulacağını düşünüyorum" dedi.

Aile İşletmeciliğinin Önemi

Sönmez, hayvancılığın sürdürülebilirliği için aile işletmeciliğinin korunması gerektiğini belirterek, "Büyük besihaneler elbette olmalı ama köylerde küçük üreticilerin desteklenmesi de hayati önem taşıyor. Üretici kazanç sağlayamazsa, hayvan sayısını azaltmak zorunda kalıyor ve bu durum sektörü zora sokuyor" ifadelerini kullandı.

Sonuç olarak, et fiyatlarının sabit kalmasına rağmen üreticinin maliyet sıkıntısı devam ediyor. İthal et politikaları kısa vadede çözüm gibi görünse de uzun vadede hayvancılığı olumsuz etkileme riski taşıyor. Sektör temsilcileri, devlet desteği ve adil piyasa koşulları sağlanmadığı takdirde hem üreticinin hem de tüketicinin daha büyük sorunlarla karşılaşacağını vurguluyor.

 

{ "vars": { "account": "G-E7JE8FH3KL" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }