Hayvancılık

Süt Krizi Derinleşiyor!

Sanayici kazanırken üretici her geçen gün kaybediyor. Artan maliyetler, düşük fiyatlar ve belirsiz gelecekle başa çıkmaya çalışan süt üreticisi, destek bekliyor!

Abone Ol

Türkiye’nin tarım ve hayvancılık sektörü, uzun süredir krizlerle boğuşurken çiğ süt üreticileri için 2025 yılı adeta bir kâbus senaryosuyla başlıyor. Ulusal Süt Konseyi (USK), 1 Ocak 2025 itibarıyla çiğ süt tavsiye fiyatının litre başına 17,15 TL olarak belirlenmesine karar vermişti. Ancak üretici, bu fiyatın artan maliyetler karşısında yetersiz olduğunu ve sürdürülebilir bir üretimin imkânsız hale geldiğini dile getiriyor.

Soğutma ve Nakliye Ücretleri Belirsiz, Üreticinin Üzerindeki Yük Artıyor!

USK tarafından belirlenen 17,15 TL’lik fiyat, üreticinin eline geçen net rakam olarak belirtilse de soğutma ve nakliye bedellerinin henüz netleşmemesi büyük bir endişe kaynağı. Üretici, nakliye ve soğutma maliyetlerinin, birlik ve kooperatifler tarafından üstlenildiğini belirterek, artan elektrik ve mazot fiyatlarının üretim maliyetlerini daha da artırdığını ifade ediyor. 2025 yılı itibarıyla akaryakıta gelen zamlar ve yem fiyatlarındaki fahiş artışlar, zaten zorda olan üreticiyi iyice köşeye sıkıştırmış durumda.

Bayramlarda Süt Toplama Krizi: Sanayici Kazandı, Üretici Kaybetti

16 Ocak Perşembe günü Tarım ve Orman Bakanlığı’nda Bakan Yardımcısı Ahmet Gümen’in başkanlığında gerçekleştirilen sanayici toplantısı, sektörde büyük yankı uyandırdı. Sanayici, Ramazan ve Kurban Bayramlarının mücbir sebep sayılmasını talep etti ve bu talep maalesef olumlu karşılandı. Üretici için bu karar, büyük bir darbe anlamına geliyor. Çünkü üretici, bayramlarda da sütlerinin toplanmasını talep ederken sanayici, kendi çıkarlarını gözeterek bayramlarda süt toplamaktan kaçınıyor. Üretici artık bayram günlerinde elinde kalan sütü ne yapacağını kara kara düşünmek zorunda kalacak.

Üreticinin Geliri Düşerken, Giderleri Katlanıyor

Üretici, 17,15 TL’lik süt fiyatının dahi kendisine tam olarak yansımayacağını söylüyor. 2024 yılında sanayicinin “kalite farkı” adı altında çeşitli kesintiler yaparak üreticinin kazancını törpülediği biliniyor. Aynı senaryonun 2025’te de tekrarlanacağı endişesi sektörde hâkim. Üreticiye verileceği belirtilen fiyatın kesintilerle 17,15 TL’nin de altına düşmesi bekleniyor.

Mazot, yem, elektrik ve işçilik maliyetlerinin her geçen gün arttığı bir ortamda üreticinin dayanacak gücü kalmadı. Süt üreticisi artık zararına çalışıyor ve sürdürülebilirlikten her geçen gün uzaklaşıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın üreticiye ve kooperatiflerine sahip çıkması gerektiğini dile getiren üreticiler, sanayicinin baskısı altında ezildiklerini ve artık dayanacak halleri kalmadığını belirtiyor.

TÜSEDAD’ın Çözüm Önerisi: Süt Fiyatları Yeniden Güncellenmeli!

Tüm bu gelişmelerin ardından Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği (TÜSEDAD), sektörün dengede tutulması ve üretimin sürdürülebilir olması için çiğ süt tavsiye fiyatının her ay maliyetlere ek olarak %20 kâr oranı ile güncellenmesini önerdi. TÜSEDAD’ın önerisine göre;

                •             Soğuk süt için litre fiyatı: 23,52 TL

                •             Sıcak süt için litre fiyatı: 21,72 TL

Bu fiyatların, mevcut maliyetler baz alınarak hesaplandığı belirtilirken, üreticinin ayakta kalabilmesi için bu seviyelerin altında bir fiyatın düşünülemez olduğu vurgulanıyor.

Üreticiler Seslerini Yükseltiyor: “Geçim Kaynağımız Bitiyor!”

Üretici, süt fiyatlarının maliyetler doğrultusunda düzenli olarak güncellenmesi gerektiğini savunurken, artık sütten para kazanamadığını ve hayvanlarını satmaya mecbur kaldığını ifade ediyor. Türkiye’nin tarım politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini belirten üreticiler, “Sanayici her zaman kazanıyor, bizse emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Borçlarımızı ödeyemiyoruz, sütümüz elimizde kalıyor. Geçim kaynağımız bitiyor.” diyerek yetkililere sesleniyor.

Sanayicinin Kazanma Dönemi, Üreticinin Çöküşü Olmasın!

Tarım ve hayvancılığın sürdürülebilir olması, ancak üreticinin desteklenmesiyle mümkün olabilir. Üretici her geçen gün artan maliyetler altında ezilirken sanayicinin sürekli kazanç elde etmesi, sektörde büyük bir adaletsizliği de beraberinde getiriyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın üreticiyi destekleyici politikalar izlemesi, maliyetlerin altından kalkabilmesi için üretici birlikleriyle ortak bir yol haritası oluşturması gerekiyor.

Üretici Sahipsiz, Gelecek Belirsiz

Çiğ süt üreticisi, her geçen gün artan zorluklarla mücadele etmeye çalışırken Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yalnızca fiyat belirlemekle kalmayıp, üreticinin kazancını güvence altına alacak ek önlemler almasını bekliyor. Aksi halde, süt üretiminin azalması ve Türkiye’nin dışa bağımlı hale gelmesi kaçınılmaz görünüyor.

Tüm bu gelişmeler, çiğ süt sektöründe kriz alarmını verirken, üretici ise soruyor: “Sanayici için yapılan düzenlemeler neden üretici için yapılmıyor?”

{ "vars": { "account": "G-E7JE8FH3KL" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }